preloader image

Sosyal Medyada İşveren Markası Nasıl Oluşturulur?

İyi tasarlanmış bir sosyal medya stratejisi, potansiyel adayların ilgisini çekerken mevcut çalışanlara da aidiyet duygusu aşılar; kurumun dışarıya dönük imajıyla içerideki kurum kültürü arasında tutarlılık sağlar. Unutulmamalı ki artık insanlar, şirketleri dışarıdan izleyerek değerlendiriyor. Bu nedenle sadece “iyi bir şirket olmak” yetmiyor, aynı zamanda bunu doğru bir şekilde hikâyeleştirmek ve görsel bir dünyaya taşımak gerekiyor.  

İşveren Markası Nedir ve Markalar İçin Neden Vazgeçilmezdir? 

İşveren markası, bir şirketin mevcut çalışanları ve çalışan adayları tarafından nasıl algılandığını ifade eder. Bu algı, kurum kültüründen liderlik tarzına, çalışan deneyiminden işe alım sürecine kadar pek çok öğeyi kapsar. Sizi “çalışanı değerli kılan” bir işveren olarak konumlandırır. 

Güçlü bir işveren markası: 

  • - En iyi yetenekleri cezbetmenizi, 

  • - Çalışan bağlılığını artırmanızı, 

  • - Düşük sirkülasyon oranlarıyla istikrar yaratmanızı, 

  • - Kurumsal itibarınızı güçlendirmenizi sağlar. 

Bugünün iş dünyasında en önemli rekabet konularından biri “nitelikli insan kaynağı”nı çekebilmek ve markayla bağ kurmasını sağlamaktır. Bu nitelikli iş gücünü çekmenin en etkili yolu da güçlü bir işveren markası oluşturmaktan geçer. Sosyal medya, işveren markasını anlatmak, yaşatmak ve büyütmek için kaçırılmayacak fırsatlar barındırır.  

Sosyal Medyada Güçlü Bir İşveren Markası Oluşturmanın 7 Stratejik Adımı 

Sosyal medyada güçlü bir işveren markası inşa etmek için planlı, tutarlı ve yaratıcı bir süreç tasarlamak gerekir. Markanızı etkileyici ve ilham veren bir işveren haline dönüştürecek stratejik adımları sizin için derledik… 

1. İşveren Marka Kimliğinizi Tanımlayın, Ne Anlatmak İstediğinizi Belirleyin 

İyi bir işveren markası oluştururken ilk adım, şirketinizin kimliğini ve sunduğu değerleri doğru şekilde tanımlamakla başlar. Hangi değerlerle hareket ediyorsunuz? Çalışanlarınıza ne vaat ediyorsunuz? Rakiplerinizden farkınız ne? Cevaplarınızı verdikten sonra, bu mesajları sosyal medya diline uygun bir şekilde hikâyeleştirmelisiniz. Çünkü ne sunduğunuz görünmez ancak onu nasıl sunduğunuz markanızı görünür hale getirecektir.   

2. Söz Söyleme Sırası Çalışanlarınızın Olsun  

En etkileyici içerik her zaman gerçek deneyimlerden doğar. Çalışanların kendi hikâyelerini anlattığı videolar, başarı öyküleri, ofis hayatını gösteren içten fotoğraflar güven yaratır. Çünkü insanlar reklamdan çok, içerden gelen sesi dinlemek ister. Samimiyet, işveren markasının görünmeyen ama en güçlü silahıdır. 

3. Şirket Kültürünüzü Görselleştirin 

Kurum içi etkinlikler, sosyal sorumluluk projeleri, doğum günü kutlamaları, birlikte alınan kararlar... Tüm bu detaylar, şirketin yalnızca bir iş yeri değil, bir yaşam alanı olduğunu gösterir. Fotoğraf ve video ile desteklenmiş, görsel odaklı içerikler takipçilere “Ben de orada çalışmak isterdim” duygusunu yaşatır.  

4. Sıradan İlanlar Yerine, İlham Veren Çağrılar Yapın 

Sosyal medyada paylaşılan bir iş ilanı sadece bilgi vermemeli, duygu da geçirmelidir. “Aramıza katıl” mesajı yaratıcı görsellerle, pozisyonun çalışacağı ekiple çekilen samimi bir video ile ya da o rolün sunduğu deneyimi gösteren özgün içeriklerle desteklenebilir. Adaylara sadece “bir iş” değil, bir yolculuk sunduğunuzu hissettirebilirsiniz. 

5. LinkedIn’i Stratejik Kullanın 

LinkedIn, işveren markası açısından en kritik platformlardan biridir. Burada iş ilanlarının yanı sıra çalışan başarıları, şirket içi gelişmeler, liderlik bakış açıları ve sektörel yorumlar da paylaşılabilir. Kurumsal ses tonunuzu bozmadan; içgörü üreten, fayda sağlayan içeriklerle fark yaratabilirsiniz. Bu hem profesyonel potansiyel çalışan ağınızı genişletir hem de güven inşa eder. 

6. Dijital Vitrinler Oluşturun: Kariyer Sayfası & Hikâye Highlight’ları 

Instagram’da "Kariyer" başlığı altında sabit hikâyeler oluşturabilirsiniz. Bu alanda ofis ortamınızı, çalışan deneyimlerini, iş ilanlarınızı paylaşabilirsiniz. YouTube veya TikTok gibi platformlarda “Neden Biz?” videoları ile markanızı daha genç kuşaklara anlatabilirsiniz.  

7. Etkileşimi İhmal Etmeyin: Sosyal Medya Monolog Değildir 

Paylaşım yapmak önemli ama yeterli değil. Paylaşımların altına gelen yorumlara cevap vermek, soruları geciktirmeden yanıtlamak, adaylarla sürekli iletişimde kalmak da bir o kadar değerli. Unutmamak gerekir ki sosyal medya, iki yönlü bir iletişim alanıdır.   

“Amaç” Paylaşımından “Anlam” Paylaşımına Geçiş 

İşveren markası, insan kaynakları departmanıyla birlikte tüm kurumun taşıması gereken bir vizyondur. Sosyal medya ise bu vizyonun en hızlı ve etkili şekilde anlatılabildiği alandır. 

Bugün, çalışanları sadece maaş ve rekabetçi yan haklarla etkilemek çok zor. Artık bir amaca, bir hikâyeye, bir değere bağlı olmak ve ona hizmet etmek istiyorlar. Bu nedenle işveren markası yönünden sosyal medya stratejinizi oluştururken ne yaptığınızı, neden yaptığınızı, kim olduğunuzu ve birlikte neler başarabileceğinizi de paylaşmalısınız. Samimi hikâyeler, güçlü görseller ve stratejik dokunuşlarla yaratılacak bir işveren dünyası, markanın geleceğine de yatırım yapacaktır. Sonuçta, yetenekler herhangi bir işten fazlasını ararlar ve bir anlam buldukları işveren markasıyla uzun soluklu bir gönül bağı kurarlar.